İZ ..

Share

Düşündünüz mü, niye varız şu sosyal medya denilen arenada..
İz bırakmak telaşımızdan olmasın..
Tarihte kölelerin kanı, canı pahasına saraylar,
anıtlar yaptıran krallar, hükümdarlar da iz bırakma çabasındadır..
Kendi egemenlik alanlarını belirlemek için
kokularını bırakan hayvanlar bile iz bırakmak derdindedir.
Sevdiğinin canını yakanda,
onun için canını feda eden de iz bırakmak peşindedir..
Çocuk yapmak bile yarına kalmak,
iz bırakmak çabasının bir sonucu mudur, kim bilir..
Atom bombası atan da iz peşindeydi,
umarsız bir derde ilaç bulan hekim de..
Kimi gönüller de güzel iz bırakır, kimi yürekleri kanatan acı izler..
Ruhun ölmediği, beden değiştirdiği düşüncesi de
“ izim kaldı “ tesellisi gibi geliyor bana..
Her bahar da tomurcuklanan, çiçeklenen,
tohumunu rüzgarlara veren bitkiler de iz bırakma düşündedir..
Ya görkemli mezarlar yaptırıp, değerli eşyalarıyla gömülenlere ne demeli..
Sahaftan aldığım 65 yıl önce yayınlanmış bir kitaba şu not düşülmüştü;
“ Bu kitabı harçlıksız kaldığımdan satmak zorunda kaldım..
Gözün gibi bak bu kitaba ve merak et beni… “
Kendince iz bırakmak istemişti, kim bilir niye..

Kimi ruhta, kimi tende, kimi kalpte, kimi doğa da iz bırakmak derdinde..
Bütün bunlar neden, niçin..
Ölümlü oluşumuzdan mıdır,
Unutulmak korkusu mudur..
Çaresizliğin bir sonucu mudur..
Hatırlanarak yarına kalmak telaşından mıdır..
“ İzim kalsın istemem,
Bir güvercinin karda ki ayak izlerinin güneşte kaybolması gibi,
Sahilde, kumsala çizilmiş bir resmin dalgayla yok oluşu gibi..
Sessiz sedasız yaşamak ve öyle gitmek.. En güzeli bu olsa gerek.. “
diye yazarken bile iz bırakmak derdindeyim..
Yazmak eylemi iz bırakmanın en bilindik yolu değil midir..
Uzun lafın kısası,
“ Ne garip mahlukat şu insanoğlu “

Hasan Aksoy 

Leave A Reply