Ne çok şey söylenmiştir onun için..
Veysel dost diye nicesine sarılır da, kara toprakta karar kılar..
Kimi arar, ama bir dost bulamadan gün akşam olur..
Dostun bir gülüyle yaralanır Pir Sultan..
Kimine bir dost, bir post yeter..
Sahi nedir, kimdir dost dediğimiz..
-*-
Zor zamanda yanında olan mıdır dost..
Zifiri gecede kalbinde ışıkla yol gösteren midir..
Dost denince neden başkaları gelir akla, aileden birileri dostumuz olamaz mı..
Niye hep dostlarımızdan şikayet ederiz, en çok onlara anlayış göstermemiz gerekmez mi..
Niye gerçek dostları tanımak için düşmemiz, yıkılmamız gerekir..
Ne kadar çok dostumuz varsa o kadar iyi insan mıyızdır, ya hiç yoksa..
Kimdir gerçek dost, çekinmeden yaramızı gösterdiğimiz kişi midir..
Utanmadan omuzuna yaslanıp içimizden geldiği gibi ağladığımız kişi midir dost..
Arkadaşla dostu ayıran o ince çizgi nedir ki..
Sevenler neden “ dost kalalım “ derler ayrılık vaktinde.. Aşkın bittiği yerde mi başlar dostluk..
Farklı karakterde olabilir mi dostlarımız, yoksa hepsi birbirine mi benzer..
Aşk, Dost, Arkadaş.. Bir sıralama yapmanız istense.. Ne derdiniz..
Gerçek dost bir ayna mıdır, güzelliğimizi, kusurumuzu tüm gerçekliğiyle yansıtan,
Bölüşen midir acıları, sevinçleri.. Taze bir ekmeği bölüşür gibi..
Yıllar sonra bir araya geldiğinizde kaldığınız yerden devam edebilmek midir yarım kalmış bir sohbete.. Sanki zaman durmuşçasına..
Dost illa bir insan mı olmalı, bir kedi, köpek dost olamaz mı, ya da kitaplar..
Yüzlerce insanın içinden yüreğinizin çekip aldığı, içinizin ısındığı, kendinize yakın hissettiğiniz kişi midir dost..
Niye tabibin ilacından değil de dost elinden umarız dermanı..
Hep dost bildiklerimiz mi kusurludur, ya biz.. Biz neyleriz ki gider dostlarımız..
Her şey gibi zamanla dostlar da değişemez mi.. Kabul edemediğimiz şey bu mu yoksa..
-*-
Uzatmayayım DOSTLAR.. Çıkamadım işin içinden..
Yoksa diyorum, birçok şey gibi dostlar da çocukluk anılarında mı kaldı, ne dersiniz..
Hasan Aksoy